JURNAL 34… Kendini Nerede Görüyorsun? – Nerede Ve Nasıl Tıkandık?..

Kendini nerede görüyorsun? ;

“Bir gerçekliği oluşturmanın en kestirme yolu o gerçeklik zaten oluşmuş gibi davranmaktır” benim için çok önemli bir motivatör ve yol gösteren bir kaide. Bu “gerçekliğin olmazsa olmaz gereklerini” yerine getirmek kaydıyla.!

– Genel müdür mü olmak istiyorsunuz; genel müdür gibi davranın, kendinizi öyle hissedin, kendinize bunun için gereken yatırımı yapın. Kendinizi böyle gördükçe ve gereklerini yerine getirdikçe çevreniz de bu saygıyı size gösterecektir.

– Finansı, muhasebeyi, raporlamayı, IT’ yi, HR’ ı, satınalmayı bilmeden CFO olunmaz ama kendinizi CFO olarak görüp konumlamazsanız herkesin sizi “muhasebeci” olarak görmesinden kurtulamazsınız.

Yönetim kadrolarında şu anda gördüğüm en büyük zaaf tam burada yatıyor;

– Kendini hakettiği yerde görmeyip buna uygun bir “mindset’e” sahip olmayanların sönük kalmış, yeterince katma değer üretemeyen durumlarına karşın,

– Kendine hiç yatırım yapmadan Kaf Dağı’ nın zirvesine kendisini konumlayanların yine katma değer üretmeyen, daha da kötüsü başkalarının üretmesine de engel olan tutumları.

Başarı ve hakedilen yer işte bu iki tutumun tam ortasında;

– Çaba, kendine yatırım,
– Öz saygı ve kişisel farkındalık.

Sorun düşündüğümüzden çok daha büyük ve yaygın, sadece iş hayatımızı değil tüm toplumu derinden etkiliyor ve derinleşiyor.!


Nerede ve nasıl tıkandık? ;

Klasik bir yönetim danışmanı – iş insanı diyaloğu :

– “Tıkandık!”

– “Nerede?”

– “Her yerde”

– “Ne demek bu? Finansmanda mı, yönetimde mi, yeni iş almada mı, mevcut işleri yönetmede mi, aile içi ilişkilerde mi, nerede?”

– “Hepsinde dedim ya, domino etkisi işte, kartopu çığ oldu, altına aldı bizi”

– “Peki ne zaman farkettiniz bu kartopunu ve çığa dönüştüğünü?”

– “Bayağı oldu ama görmezden geldik”

– “Neden?”

– “Bu işi hiç kimse bizden iyi bilemez diye düşündük. Köşebaşlarında aile bireyleri vardı, kimse bindiği dalı kesmez dedik. Doğru yöneticiler ile çalışmadık çünkü pahalı idiler, eh bir de şirket içi dengeler, ERP’ ye yatırım yapmadık çünkü gereksizdi. Tüm piyasa da beni tanır zaten, her problemde beni ararlar. Ama tıkandı, her şey tıkandı. Nasıl aşacağız bunu? Bir de vergi, SGK borçları, yeni iş alamıyorum, sicil bozuk çünkü, her yerde karşıma çıkıyor”

– “Maalesef, zamanında harcamadığınız paranın birkaç katını harcayacaksınız, başta doğru adama, doğru süreçlere, ERP’ ye. Özsermayeniz yeterli ise hiç acımayın. Sonrası daha zor, aileyi olması gereken yere çekeceksiniz, uygun değillerse o pozisyonlar için bırakın hissedar olarak kalsınlar, dağıtın karpayını rahat rahat yaşasınlar. Hazır mısınız?”

– “Bilmem ki?”

– “!!?”

Selamlar;

Lütfullah Kutlu

22 Eylül 2018 – Çumartesi, 21:32

About LÜTFULLAH KUTLU

Boğaziçi Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunu, "İş İşten Geçmeden" kitabının yazarı, yönetim danışmanı, profesyonel yönetici, evli, çocuk sahibi, insan olma sorumluluğunun bilincine varmaya çalışan...
Bu yazı JURNALLERİM içinde yayınlandı ve , , , , , , , , , , , , , , , , , , , olarak etiketlendi. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Yorum bırakın